CTP’den yapılan açıklamaya göre, Tufan Erhürman katıldığı bir programda gündeme dair değerlendirmelerde bulunarak, soruları yanıtladı. Erhürman, Meclis’i çalıştırmayanın kim olduğunun açıkça ortada olduğunu savundu.
-“Bu arkadaşlar kendi kendilerini yönetmiyor”
Erhürman, ‘29 milletvekilinin desteğine sahibim’ diyen yapının, 15 turda 26 sayısını bulamadığını belirterek, Meclis Başkanı’nın seçilemediğini anımsattı.
Krizin patlak verdiği yerin Meclis değil, “kendine hükümet diyen yapı” olduğunu savunan Erhürman, “29 vekil desteğine sahibim diye ortada gezen bir yapı, 15 tur boyunca nasıl 26’ya ulaşamaz?” diye sordu.
İnşaat sektöründeki, sağlıktaki, eğitimdeki sorunların da karşılarındaki zihniyet yüzünden ortaya çıktığını öne süren Erhürman, “Bu arkadaşlar kendi kendilerini yönetemiyorlar” iddiasında bulundu.
Kıbrıs Türk halkının sorunlarının “dağ gibi büyümeye” devam ettiğini söyleyen Erhürman, tek çözümün erken seçim olduğunu görüşünü dile getirdi.
UBP’nin kurultay yarışının bir yıl sürdüğünü belirten Erhürman, “Kurultaydan başka hiçbir şey düşünmediler, inşaat sektörünü çökerttiler, ekonomi kuzeye akarken güneye akmaya başladı” dedi.
Meclis’te yaşananlara değinen Erhürman, “Seçilmemiş bir kişiyi başkan ilan etmeyeceksin ki bu Meclis çalışsın. Seçilmemiş bir kişiyi CTP Meclis Başkanı olarak mı kabul edecek? Tartışacak bir şey yok. Bu işi diyalog çözer diyoruz” şeklinde konuştu.
-“Meclisi çalıştırmayanın kim olduğu bellidir”
Esas itibariyle Meclisi çalıştırmak demenin, hukuka uygun çalıştırmak anlamına geldiğini ifade eden Erhürman, “Kimse algı operasyonlarına boşuna soyunmasın, kimse halkın aklıyla dalga geçmeye kalkmasın” dedi.
“Meclisi şu anda çalıştırmayanın kim olduğu bellidir." şeklinde konuşan Erhürman, "Meclis’te değil, hükümetin içinde kaos" olduğunu 15 tur 26 sayısının bulunamadığını, divanın toplanmadığını savundu.
Erhürman şöyle devam etti:
“ ‘Divanı toplayacağım’ dedin, ona da cesaret etmedin. Kendi içlerindeki sorunlar yüzünden bu işi yapamayacaklarını gördüler, endişeye kapıldılar. Hikaye çok nettir, tarihe de mal olmuştur. Kimin ne dediği de kaydolmuştur. Bu ülkede bir dönem bir parantez açıldı ve bu parantez bilsinler ki bir gün kapanacak. Şu anda 18-20 yaşında olan çocuklarımızın gözünde rezil rüsva olacaklar. Gün gelir her şey görülür”
Erhürman, 8’inci tur mu 9’uncu tur mu tartışmalarıyla ilgili değerlendirmede bulunarak, “Bir oturumu Ziya Beyin başkanlığında açıp kapattılar. Ziya bey Meclis Başkanı değil, o yüzden o oturum da oturumdan sayılmaz. Tartışacak bir şey yok. Hukuk aleminde öyle bir oturum yaşanmadı. Ziya beyin orada oturması, sokaktan geçen birinin orada oturmasıyla hukuken farklı değil.” diye konuştu.
-“Seçilmemiş bir kişiyi seçilmiş kabul edemeyiz”
Seçilmediği tescilli bir kişinin, Meclis başkanı olarak dayatılmaya çalışıldığını iddia eden Erhürman, şunları kaydetti:
“Ben de bu dayatmayı halk adına kabul etmiyorum. Bu halkın bir meclisi var ve çaput ediyorlar. Çocuklarımızı düşünmek sadece siyasetçinin değil, herkesin görevidir. Seçilmemiş bir kişiyi seçilmiş kabul etmek gibi herhangi bir seçenek olamaz. Gelin demokrasiye ve akla uygun çözüm üretelim diyorum. Diyaloğa kapalı değiliz. Benim ‘geri adım’ atmam demek, Kıbrıs Türk halkının seçilmemiş bir kişiyi Meclis Başkanı olarak kabul etmesi demektir. Çözmek istemiyorlarsa erken seçim istiyorlar demektir. Biz de zaten erken seçimin tek çözüm olduğunu önceden söyledik.
Bu memlekette son bir ay içerisinde kaç kişi inşaattan düşerek öldü? Bir bebeğimizi de kaybettik hastanede. Bu memlekette hiç duymadığımız şekilde insanlar yakılarak öldürüldü. Trafik kazalarında insanlarımızı kaybediyoruz. Kurdukları sistem ve dört buçuk senedir bizi bu noktaya getirdiler”
Erhürman, nüfus sayımı ve nüfus politikasının önemine işaret etti.
-“Çocuklarımıza düzgün bir gelecek bırakmak için herkesle diyalog kurarım”
CTP’nin zaten sokakta olduğunu belirten Erhürman, “Biz eylem yapalım noktasına geldiğimizde, bugün eylem yapalım çağrısı yapanların nerede olduğunu biliyoruz” dedi.
Her gün sokakta, insanların yanında olduklarını söyleyen Erhürman, “Çocuklarımıza nasıl bir memleket bırakacağız meselesi, benim temel meselemdir. Siyasi ikbal falan da umurumda değildir. Bu memleketi, bu hale getirenlere koltuk değneği olma niyetim yok. Çocuklarımıza düzgün memleket bırakmak için diyalog gerekirse herkesle diyalog kurarım. Bu çocuklar için sözüm var. Bu memleketin çocukları için gailesi olmayanlar beni hiç ilgilendirmez. Diyaloğa sonuna kadar açığım, bu sürecin diyalog dışında başka şekilde çözüleceğine inanmıyorum” diye ekledi.