KIBRIS

İsias davası devam ediyor… Karar, Türkiye saati ile 02.00’de açıklanacak

Adıyaman 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüşülen İsias Otel davasının altıncı duruşmasında sanıkların avukatları dinlendi. Türkiye saati ile 02.00’de (KKTC saatiyle 01.00'de) kararın açıklanması bekleniyor. Mahkemede, kamu görevlileri dosyasının birleştirilmesi talebi ise reddedildi.

Abone Ol

-Yıldız’ın avukatı

Davada Erdem Yıldız’ın avukatlarından biri müvekkilinin imzaları kabul etmediğini ve binanın yapımında sorumluluğu bulunmadığını kaydetti. Müvekkilinin binada mimari açıdan sorumlu olabileceğini kaydeden avukat, beraat istedi.

-Bozkurt’ların avukatları

Mehmet Fatih Bozkurt’un avukatı, İsias Otel’de ve Adıyaman’da yakınlarını kaybedenlere başsağlığı diledi.

Son iki celsede olası kast ile taleplerin yoğunlaştığını kaydeden avukat, “Bizim için olası kast tartışmaları bitmiştir.” dedi. Bozkurt’un binanın yapımına katkısı olmadığını ve varlıklı ailelerin aile fertlerine hisse dağıtmasının normal olduğunu belirten avukat, “Olsa olsa hukuki sorumluluğu olabilir demiştik. Bırakın olası kast veya bilinçli taksiri, taksirle dahi yargılanmasının mümkün olmadığını düşünüyoruz.” dedi ve müvekkilinin tutuklu kaldığı süre de göz önünde bulundurularak beraatını ve tahliyesini istedi.

Mehmet Fatih Bozkurt’un bir diğer avukatı ise kimsenin depremin gücünü tartışmadığını söyledi, depremin kuvveti hakkında bilgiler verdi. Otelin yapıldığı tarihte Mehmet Fatih Bozkurt’un reşit olmadığını belirten avukat, “kaçak kat” diye bir şey olmadığını da ifade etti.

Devletin tüm kurumları hatta AB tarafından denetlenen bir yapı olduğunu kaydeden avukat, binanın yükseltilmediği, teknik anlamda bir kat yüksekliği olmadığını söyledi.

Ailenin tüm özel günlerini otelde yaptığını da belirten avukat, ticaret insanı olan müvekkilinin hapiste olduğunu ve işlerini yürütemediğini anlattı, tahliyesini veya alt sınırda taksir seviyesinde ceza almasını talep etti.

Ahmet Bozkurt ve Mehmet Fatih Bozkurt’un avukatı da, müvekkilinin kaçtığı yönündeki söylentilere anlam veremediğini söyledi. Üst kat meselesinin çözülmesi gerektiğini kaydeden avukat, asansör kulesinin kapatılmasıyla oluşan bir fazla alan olduğunu aktardı.. “Her bir binanın bulunduğu yerdeki şiddet farklı oluyormuş.” diyen avukat, depremin şiddetinin İsias Otel’in olduğu bölgeye iki buçuk kat fazla ivmede isabet ettiğini kaydetti. Avukat, savunmasında şirket hisselerinin dağılımına da dikkat çekti ve müvekkillerinin beraatını istedi.

Ahmet Bozkurt’un avukatı ise bilir kişi raporuna ve savcının mütalaasına itirazlarını yineledi. Addedilen suçların müvekkilinin sorumluluğunda olmadığını ifade eden avukat, sonucu öngörmediğinin her gün otele gitmesinden belli olduğunu kaydetti.  Avukat, müvekkilinin bir kusuru olamadığını da belirterek beraatini ve iki yıla yakın zamandır tutuklu olduğu göz önünde bulundurularak tahliyesini talep etti.

Ahmet Bozkurt ve Mehmet Fatih Bozkurt’un avukatlarından bir diğeri söz alarak, kasa konusunda bilgiler verdi. Kasada bazı evraklar, çekler bulunduğunu anlatan avukat, müvekkillerinin  kaçma gibi bir durumları olmadığını, kendilerinin gidip teslim olduklarını kaydetti. Teknik konulardan dolayı müvekkillerine bir kusur addedilmesinin mümkün olmadığını söyleyen avukat, Erdem Yıldız’ın beyanlarını da kabul etmediklerini söyledi. Avukat, “Müvekkillerimin suçu işlemedikleri sabittir” dedi. Ahmet Bozkurt’un kanser hastası olduğu,  tedavisinin yapılamadığı kaydeden avukat, tutuklu olduğu süre  ve yaşı göz önünde bulunarak müvekkilinin tahliyesini ve beraatına karar verilmesini istedi.

 Ahmet Bozkut ve Mehmet Fatih Bozkurt’un bir diğer avukatı ise söz alarak, müvekkili Ahmet Bozkurt’un mütahit olmadığını anlatmaya çalıştığını söyledi. Müteahhite verdiğinde yanıltılabileceğini düşünerek müvekkilinin yanına bir fenni mesul alarak yapıya başladığını söyleyen avukat, Hasan Aslan’ın fenni mesul olduğunu anlattı. Müvekkilinin 1975 yönetmeliğinde müteahhitle anlaşma zorunluluğu olmadığı için  Hasan Aslan’la anlaştığını ifade eden avukat, bilirkişi raporunda yer alan unsurları eleştirdi, müvekkilinin Erdem  Yıldız’la anlaştığını söyledi. Taahhütnamedeki imzayla rapordaki imzanın aynı olduğunu kaydeden avukat, “Kaybolan projenin sorumlusu biz olamayız.” dedi. Halil Bağcı’nın ifadesinde “Ahmet Bozkurt’u tanımıyorum bile” dediğini anımsatan avukat, bilirkişi raporuna da değinerek eleştirilerde bulundu,  kesin ve net ifadeler bulunmadığını söyledi. Raporun muallak ifadeler içerdiğini kaydeden avukat, Mehmet Fatih Bozkurt’un neden tutuklu olduğunu sordu. Avukat, “Benim müvekkilimin teslim tutanakları var.  İddia edildiği gibi kaçmadı, yeşil pasaportları vardı kaçma imkanları varken kaçmadılar.” dedi.

Müvekkilinin küçük düşürülmeye çalışıldığını da ifade eden avukat, kolonların kesildiği iddiasının çürütüldüğünü söyledi. Avukat, “Bu davayı bilimin çözmesi gerekirken, biz hala binanın hangi yöne yıkıldığını tartışıyoruz” dedi. Savcının bilinçli taksir üzerinden yaptığı mütalaayı kabul etmediklerini ifade eden avukat, yönetmelikte olmayan bir nervürlü demiri inşaatta kullanmasının en büyük delilleri olduğunu, bunun müvekkilimin ne kadar titiz olduğunu gösterdiğini kaydetti. Avukat, Ahmet Bozkurt’un ve Mehmet Fatih Bozkurt’un tahliyesini istedi.

Efe Bozkurt’un avukatı da dosyadaki tüm belgelerin müvekkilinin yönetim kurulu üyesi olduğunu gösterdiğini belirtti. İnşaatla ilgisi olmayan Efe Bozkurt’un binada kaçak kat olduğu söylenen katı anlayıp engellemesinin mümkün olmadığına dikkat çeken avukat,  Efe Bozkurt’un ithaf edilen  fiillerin hiç birinde olmadığını kaydetti. Avukat, depremin ivmesine de dikkat çekti ve  Devletin öngördüğü ivmenin üzerinde bir deprem meydana geldiğini kaydetti. Son bilirkişi raporunda jeoloji mühendisi olmadığını ve raporda deprem ivmesinin yok sayıldığını söyleyen avukat, “Bu yanlışlıkla karar vermemiz mümkün değil.” dedi. Avukat, müvekkilinin ve diğer sanıkların beraatine karar verilmesini talep etti. 

Öte yandan mahkeme, kamu görevlileri dosyasının birleştirilmesi talebini reddetti.

-Sanıklar

Ahmet Bozkurt, otelinin 81 oda olarak çizildiğini ve 69 odaya düşürüldüğünü belirterek, suçlu olmadığını, kendisine iftira atıldığını söyledi.

Fatih Bozkurt, suçlamaları reddederken, Halil Bağcı mahkemenin en doğru kararı vereceğine inandığını söyledi, Mehmet Göncüoğlu ise tahliyesini istedi.

Sanıkların ve sanık avukatlarının dinlenmesinin ardından Mahkemeye ara verildi. Kısa karar ise Türkiye saati ile 02.00’de açıklanacak.