Bir hafta önce “ertelenmesi” Anayasa’ya aykırı bulunan yerel seçimler bu sefer Aralık ayına ertelendi.
Anayasa Mahkemesi Kasım ayının 27’nci gününde yapılması yönündeki yasayı CTP’nin başvurusu üzerine anayasamıza aykırı bulmuş ve iptal etmişti.
Meclis dün Cumhurbaşkanı Tatar’ın çağrısı üzerine Kıbrıs konusunu konuşmak üzere olağanüstü toplantı.
Bu toplantıyı fırsat bilen vekillerimiz yerel seçimler için yeni bir tarih belirlediler.
Sandık günü bu kez 25 Aralık oldu.
Ve kimse de itiraz etmedi.
En azından şimdilik.
Sonuçta yine Anayasa’ya aykırı bir duru var.
Önceki tarihe itiraz eden CTP bu seferkine onay verdi.
Belli ki Anayasa Mahkemesi’ne de götürmeyecek.
CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman’ı dün Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda dinleme fırsatım oldu.
Uzun bir aradan sonra ilk kez gittim Meclis’e.
Malum pandemi...
Genel Kurul oldukça değişmiş.
Koltuklar yenilenmiş, basın ve dinleyici locaları da bundan nasibini almış.
Gayet güzel olmuş.
Emeği olan herkesi tebrik ederim.
Gelelim konuşmalara.
CTP Genel Başkanı Erhürman, ilk belirlenen tarihi sırf Anayasa’ya aykırılığını ispatlamak için Anayasa Mahkemesi’ne götürmüşler.
Gerekli ispatı yaptıkları için bu seferkini götürmeyeceklermiş.
“Anayasa Mahkemesi’ne başvurmak hakkımız olduğu kadar da sorumluluğumuzdur” dedi Erhürman.
Sonuna kadar katılırım.
Anayasa’ya aykırı hiç bir durum kabul edilemez.
Ama CTP bu sefer hakkını kullanmayacak, sorumluluğunu yerine getirmeyecek.
Vardır bir bildikleri.
Ama “Belediylerin Birleştirilmesi” yasasını götürecekler.
Hem yürütmenin durdurulması için ara emri, hem de iptali için başvuracaklar.
Bakalım ne olacak.
Ama öncesinde birilerinin çıkıp topluma iki tarih arasındaki farkı anlatması lazım.
Daha doğrusu, siyaset yürütülen zeminin yarattığı tahribatla herkesin yüzleşmesi lazım.