Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, Kıbrıs Türk Haber Genel Yayın Yönetmeni Alihan Pehlivan’a çarpıcı açıklamalarda bulundu. Ertuğruloğlu, Rum Lider Anastasiadis’in Eylül’de görüşme olasılığı açıklamasına karşılık, “İki egemen eşit devlet varlığı ve eşit uluslararası statü kabul edilmediği sürece Kıbrıs sorununun çözümüne yönelik bir müzakere süreci asla gündeme gelmeyecek.” dedi.
Rum tarafının bu tarz söylemlerinin KKTC için gündem maddesi bile olmadığını belirten Ertuğruloğlu, “Kıbrıs sorunu denen sorun nedir tarif edilmeli. Rum’a sorarsanız 74’te başlayan sözde işgal. Gerçekten bu mu? Bunu kabul ederseniz Rum’un politikalarına prim vermiş olursunuz. Ama Kıbrıs sorunu bu değil. Evet 1974’te bir savaş oldu. Ama sorundan dolayı yaşanan bir olaydı. 1974 bir anlamda Kıbrıs sorununun çözümünün zeminini yarattı. Kıbrıs sorunu Rumlar’ın Kıbrıs Cumhuriyeti olarak kabul edilmelerinden başka bir şey değildir” ifadelerini kullandı.
ADADA İKİ EGEMEN AYRI HALK VAR
Ertuğruloğlu, adada iki egemen ayrı halk olduğunun altını çizerek, “Bu halkların birer devletleri vardır. Bu devletlerin varlıkları kabul edilmediği sürece, müzakerelerin iki devlet arasında müzakere olduğu tescil edilmediği sürece müzakere falan yoktur” vurgusu yaptı.
Güney’deki başkanlık seçimlerine de değinen Bakan Ertuğruloğlu, “Güney’de bir Ulusal Konsey var ve kararlar var. Kıbrıs sorunu çözümü ne olmalı diye kurallar sıralanmış. Kim seçilirse seçilsin konseyin kurallarına uymak durumunda dolayısıyla kim seçilirse seçilsin görevi bellidir.
Kıbrıs Türk halkının izleyebileceği tek yolun Anavatan Türkiye ile birlikte hareket etmek olduğuna dikkat çeken Ertuğruloğlu şunları söyledi: “AB’ye katılım müzakereleri zamanında Denktaş, Türkiye’nin olmadığı cennete bile gitmem demişti. Bizim gidebileceğimiz her yol Türkiye ile birliktedir.
Yıllar önce Henry Kissinger Denktaş’a 99 da şöyle demişti “Siz bölgede aktör değilsiniz. Siz ancak Türkiye ile beraber hareket ederseniz bir önem arz edersiniz. Ben bunu tekrarlarım ve eleştiri de alırım. Asla Kıbrıs Türk toplumunu küçümsemek gibi bir niyetim yok ama reel politikada aktör Türkiye’dir. Aktör ile beraber hareket ettiğimiz sürece.
Boyumuzu iyi bilmeliyiz. Anavatanla beraber doğalgaz, elektrik konusunda hareket edip neticelendireceğimiz konulardır. Anavatan başka yere giderken biz başka yere gidemeyiz.”
TÜRKİYE’NİN KKTC’Yİ İLHAK ETME GİBİ BİR POLİTİKASI YOK
İlhak tartışmalarına da değinen Bakan Ertuğruloğlu son olarak şunları söyledi: “Dış temaslarımda bana derler ki siz Türkiye’ye ilhak olmak istiyormuşsunuz, Türkiye sizi ilhak etmek istiyormuş doğru mu? Bakın Türkiye’nin KKTC’yi ilhak etme gibi bir politikası yok. Burada da ilhak olma gibi bir heves ya da istek. Sizin Kıbrıs konusunda izlediğiniz politikalar nedeniyle çözüm aldatmacası altında Rum’un boyunduruğu altına girmek gibi bir seçenek ya da Türkiye ile daha da yakınlaşacağımız bir seçenek. Orta yola izin vermiyorsunuz. Orta yol KKTC. Siz KKTC tanınmamalı diye bir politika güttüğünüz sürece, bizi Rum’un boyunduruğu altına ittiğiniz sürece bizim için o bir seçenek değil. Bizim gidecek tek bir kapımız var o da Türkiye’dir. Sizden dolayı biz giderek oraya gidiyoruz. Bu sizin yarattığınız bir politikadır. Rumla bir ortaklık söz konusu değildir. Bundan sonra iki komşu egemen devlet olarak yaşayacaksak yaşarız.”