Mavi dil hastalığı nedeniyle ölen hayvanların, Veteriner Dairesi’ne bildirilmesi gerektiğini kaydeden Bakanlık, uygun şekilde kayıt altına alındıktan sonra üreticilerin Genel Tarım Sigortası Fonu tarafından tazmin edileceğini bildirdi.
Sineklerle mücadelenin, hastalığın kontrolünde kritik öneme sahip olduğunu vurgulayan Bakanlık, hastalık tespit edilen işletmelerde ve bölgelerde, hastalığın yayılmasını engellemek amacıyla gerekli tedbirlerin alınmaya başladığını duyurdu.
-“Sığırlar virüsün ana taşıyıcısı”
Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, Mavi dil'in, koyun ve sığırları etkileyen viral bir hastalık olduğu ifade edilerek, bu hastalıktan en çok koyunların etkilendiği ancak sığırların virüsün ana taşıyıcısı olduğu kaydedildi.
Açıklamada, “Hastalık zoonoz değildir, insanları etkilemez ve gıda güvenliği için bir risk oluşturmaz. Mavi dil virüsü, Reoviridae familyasına ve Orbivirus cinsine aittir ve 27 serotipe sahiptir” bilgisi verildi.
Hastalığın belirtileri arasında yüksek ateş, aşırı tükürük, burun akıntısı, solunum güçlüğü, ağız ve gözlerde şişlik ve kızarıklık gibi semptomlar bulunduğu ifade edilen açıklamada, hastalığın tanısının, klinik belirtilere, PCR ile virüs tespitine ve serokonversiyona dayandığı belirtildi.
-“Sineklerle mücadele, hastalığın kontrolünde kritik öneme sahip”
Hastalığın direkt tedavisi olmadığı ancak ikincil bakteriyel enfeksiyonları kontrol etmek için antibiyotik tedavisi yapılabildiği kaydedilen açıklamada, şu bilgiler verildi:
“Mavi dil'in kontrolü, potansiyel konakçı sayısının fazla olması nedeniyle zordur. Etkilenen hayvanların hareket kısıtlaması hastalığın yayılmasını azaltabilir ama tam olarak etkili değildir. Virüsün bazı serotiplerine karşı aşı bulunmakta, ancak serotipler arasında çapraz koruma olmamaktadır. Sineklerle mücadele, hastalığın kontrolünde kritik öneme sahiptir. Üreticiler, özellikle gübre alanlarını ve işletme çevresini sineklere karşı ilaçlayarak önlemler alabilirler.”
-Tedbirler
Gazimağusa, Dipkarpaz ve Geçitkale Kaza Veteriner Dairelerine bağlı bazı küçükbaş işletmelerinde Eylül ayı içerisinde Mavi dil Hastalığının (Blutongue, BTV) tespit edildiği belirtilen açıklamada, üreticiler ve özel veteriner hekimler tarafından yapılan bildirimler üzerine, resmi veteriner hekimlerin küçükbaş hayvanlarda klinik muayeneler gerçekleştirdiği ve hastalık şüphesinin belirlendiği, alınan numunelerde Mavi dil hastalığına yönelik laboratuvar teşhisi konulduğu ifade edildi.
-“Hastalık tespit edilen işletmelerde ve bölgelerde, hastalığın yayılmasını engellemek amacıyla gerekli tedbirler alınmaya başladı”
Hastalık tespit edilen işletmelerde ve bölgelerde, hastalığın yayılmasını engellemek amacıyla gerekli tedbirlerin alınmaya başladığı kaydedilen açıklamada, etkilenen işletmelerdeki küçükbaş hayvanlara hareket yasağı getirildiği, dezenfeksiyon, sinek mücadelesi, ölen hayvanların güvenli imhası ve tazmin işlemlerinin başlatıldığı belirtildi.
Bakanlık açıklamasında, salgına neden olan Mavi dil virüs serotipinin belirlenmesi için Avrupa Birliği ilgili referans laboratuvarı ile iletişime geçildiği ve gerekli numunelerin gönderilmesi işleminin başlatıldığı da ifade edildi.
-“Hastalık etkenini taşıyan sineklerin azaltılması için belediyelerle iş birliği yapıldı”
Mavi dil hastalığının, Culicoides cinsi sinekler aracılığıyla bulaştığı kaydedilen açıklamada, hastalığın en etkin mücadelesinin, ilgili sinek popülasyonunun azaltılmasıyla mümkün olduğu vurgulandı.
Hastalık belirlenen bölgelerde, hastalık etkenini taşıyan sineklerin azaltılması için belediyelerle iş birliği içerisinde etkin sinek mücadelesi başlatıldığına dikkat çekilen açıklamada, ayrıca hastalığın diğer bölgelere yayılmasını azaltmak amacıyla tüm belediyelerin hastalık ve mücadele yöntemleri hakkında bilgilendirildiği ve genel Culicoides mücadelesi konusunda uyarıldığı kaydedildi. Açıklamada, sinek mücadelesi için hastalıktan etkilenen üreticilere insektisit ilaçlar dağıtılmaya başlandığı da belirtildi.
Mavi dil hastalığının, özellikle Afrika ve Ortadoğu üzerinden rüzgarlarla taşınan sinekler vasıtasıyla ülkede her üç, dört yılda bir salgın oluşturduğu ifade edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
“Normalde kuzey yarım kürede görülmeyen hastalık, küresel ısınma nedeniyle sineklerin kuzeye göç etmesiyle Avrupa ülkelerinde de görülmeye başlanmıştır. Bu yıl içerisinde İngiltere, Danimarka, İsveç, İtalya, Yunanistan, Türkiye ve Fransa gibi birçok Avrupa ülkesinde salgınlar bildirilmiştir.”
-“Hastalık Vadili ve İskele bölgelerinde de tespit edildi”
Hastalığın kontrolünün zor olduğu ve alınan tüm mücadele tedbirlerine rağmen Vadili, İskele bölgelerinde de tespit edildiği belirtilen açıklamada, salgın süresince 133 işletmede hastalık tespit edildiği, 193 küçükbaş hayvanın hastalık nedeniyle öldüğü bildirildi.
Mavi dil hastalığı nedeniyle ölen hayvanların, Veteriner Dairesi’ne bildirilmesi gerektiği vurgulanan açıklamada, uygun şekilde kayıt altına alındıktan sonra üreticilerin Genel Tarım Sigortası Fonu tarafından tazmin edileceği kaydedildi. Açıklamada, hastalığın, insanlara direkt temas veya gıda bulaşması yoluyla geçmediğinin altı çizildi.
Herhangi bir hastalık şüphesi durumunda ivedi bir şekilde ilgili Kaza Veteriner Dairelerinin bilgilendirilmesi istenen Bakanlık açıklamasında, şu iletişim numaraları paylaşıldı:
“Girne Veteriner Dairesi: 815 2110, Güzelyurt Veteriner Dairesi: 714 2925, Mağusa Veteriner Dairesi: 366 5335, Geçitkale Veteriner Dairesi: 373 3326, İskele Veteriner Dairesi: 371 2575, Vadili Veteriner Dairesi: 397 7551, Ziyamet Veteriner Dairesi: 381 2106, Lefkoşa Veteriner Dairesi: 225 3751.”