Din Görevlileri Sendikası Başkanı Cengiz İşkey’in açıklaması şu şekilde;
“Eski siyasetçi Serdar Denktaş katıldığı bir TV Programında siyasete geri dönme kararı aldığını açıkladı. Sayın Denktaş, aynı programda görevden uzaklaştırılan Din Görevlisi kardeşimiz için de “Görevinden uzaklaştırmak yetmez. Ülkeden de uzaklaştırılmalı” gibi veciz ve kendine yakışır bir fikir beyan etti.
Sayın Serdar Denktaş ve onun gibi düşünenler iyi bilmelidir ki; KKTC Kimliği ve Vatandaşlık hakkı siyasilerin kendi kafalarına göre verilip alınan bir vesika değildir. Hele hele siyaseten mevta olmuş kişilerin, siyasete geri dönüş için popülizm yapacağı bir malzeme hiç değildir. Sözü edilen kardeşimiz Kıbrıs’ta doğmuş, Kıbrıs’ta okumuş ve büyümüş ,askerliğini Kıbrıs’ta yapmış , kısacası ailesi ile birlikte Kıbrıs’ı Vatan bilmiş , Milliyetçi, vatanperver bir kardeşimizdir.
Din görevlisi kardeşimiz, ifade ettiği görüşler dolayısı ile Din İşleri Dairesi tarafından açığa alınmış ve hakkında da soruşturma açılmıştır. Hal böyle iken siyasetçilerin yargısız infazda bulunup ilgili arkadaşımızı vatandaşlıktan dahi atmayı düşünmeleri faşist bir düşüncenin ürünü olmaktan başka bir şey değildir.
Bir yandan Devlet ciddiyetinden, demokrasiden, adaletten ve hukuk devletinden bahsedip diğer taraftan, kendilerine göre yanlış bir düşünceyi sarf etti diye bir insanı vatandaşlıktan atmayı teklif etmek hoş görülebilir bir şey değildir.
Bizler Din Görevlileri Sendikası olarak, Sayın Serdar Denktaş’ı bu talihsiz sözlerinden dolayı kınıyoruz. KKTC Kurucu Cumhurbaşkanı ve gerek KKTC’de gerek Türkiye’de ve tüm Türk İslam aleminin gönlünde taht kurmuş bir şahsiyet olan Merhum Cumhurbaşkanımız Rauf Raif Denktaş’ın oğlunun bize göre böyle bir yanlışa düşmesini çok garip bulduğumuzu bilinmesini isteriz. Kendisinden beklenen tüm toplumu itidale çağırmak iken , maalesef Sayın Denktaş ufak tefek siyasi çıkarlar uğruna bu talihsiz açıklamarı yapmıştır.
Baş örtüsü takan çocuğun kendi iradesi ile bunu yapmadığını söyleyenler , görüyoruz ki aynı yaştaki çocukları siyah tişört ve siyah terlik ile okula gelmesi yönünde örgütleyip ,daha sonra da “onlar özgür iradeleri ile yaptı diyerek“ adeta kendi söyledikleri ile çeliştiğini görüyoruz.
Devlet Adamına yakışan , öncelikle Devletine ,yasalarına ve Anayasal hak ve özgürlüklerine sahip çıkarak ,halkını doğru yola sevketmesidir.
Bizler Din Görevlileri Sendikası olarak olayın yakın takipçisi olduğumuzu ,toplumu daha da germemek adına sakinliğimizi koruduğumuzun bilinmesini isteriz .
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.“
