CTP’den verilen bilgiye göre Erhürman, Kuzey Kıbrıs Web TV’de katıldığı bir programda soruları yanıtladı, bu akşam sendikaların gerçekleştireceği eyleme katılacağını kaydetti.

Gümrük ve Rüsumat Dairesi: “Son iki buçuk yılda ithal edilen 61 aracın çalıntı olduğu tespit edildi” Gümrük ve Rüsumat Dairesi: “Son iki buçuk yılda ithal edilen 61 aracın çalıntı olduğu tespit edildi”

Hükümetin yaptıklarını anlamanın mümkün olmadığını belirten Erhürman, çalışma yaşamıyla ilgili yaklaşımlarını da anlamının mümkün olmadığına değindi.

“Hayat pahalılığı konusunda düzenleme getirdiler. Bugüne kadarkinden farklı bir şey önerdiler. Eylem gerçekleşti ve bunu askıya aldılar.” diyen Erhürman, resmi hayat pahalılığının yüzde 11.12 açıklandığını anımsatarak, “Ne kadar gerçek rakamdı bunun tartışması ayrı” ifadelerini kullandı. Hayat pahalılığındaki mantığın, “kaybettiğini geri almak” olduğunu söyleyen Erhürman, “Bu düz mantık kamu çalışanı için ne kadar geçerliyse, özel sektörde asgari ücretle çalışan için de aynı şekilde geçerlidir" dedi.

Buna rağmen özel sektör çalışanına yüzde 7.5 verildiğini belirten Erhürman, personel giderlerinin, özel sektörde hayatı pahalılaştıran bir unsur olarak çıktığının iddia edildiğini belirtti.

“Tek başına böyle olsa bile bunun tek başına sonucu, özel sektör çalışanını ezmek olamazdı.” diye konuşan Erhürman, ülkede asgari ücretin ortalama ücrete dönüştüğünü dile getirdi.

İşverenin de ödeme gücünün düştüğünü kaydeden Erhürman, “Personel giderlerini düşürdüğünüz zaman piyasa ucuzlayacak mı?” diye sordu.

- “İnsanların alım gücünü daha da düşürttüler”

Esas piyasayı pahalılaştıran unsurun örneğin, enerji giderleri olduğuna değinen Erhürman, “Bu konuda bir şey yaptılar mı? Enerjideki giderleri daha da artırdılar. Kıb-Tek’i milyonlarca dolar zarara uğrattılar. İhalesiz akaryakıt aldılar. Milyonlarca dolar zararı kendileri mahkemeye verdikleri belgede itiraf ettiler. Çamuru yakmak suretiyle santraldeki makinelere zarar verdiler.” dedi.

Özel sektörün giderlerinin olmaması gereken şekilde şişirildiğini ifade eden Erhürman, “Şimdi de piyasadaki pahalılığın tek sebebi personel giderleriymiş gibi konuşuyorlar. İnsanların alım gücünü daha da düşürttüler. Ekonomi güneye kaymadı dediler. Alım gücünü yükselttik dediler. Üretimi destekledik, artırdık dediler. Tüm bunlar ya yalan ya dünyadan bir haberler.” diye konuştu.

Erhürman, “Sen kamu çalışanlarının alım gücünü yüzde 11.12 ile koruyup, asgari ücretliye yüzde 7.5 veriyorum, ezilsin diyemezsin” ifadelerini kullanarak, söz konusu durumun hiçbir açıklamasının olmadığını kaydetti.

- “Bu akşam orada olacağız”

"Kendine hükümet diyen yapı artık anlaşılır olmaktan çıktı" diyen Erhürman, “Mantıksız işler yapıyorlar. Burada bir konsantre sorunu var ve motive değiller. Bu hükümet bir an önce gitmelidir.” ifadesini kullandı.

“Mantık tutarlılığı, iş bilen insanlardan yararlanma gibi bir yaklaşım yok” diyen Erhürman, karşılarındaki zihniyetin her zaman “kim ne olacak” noktasında olduğunu savundu.

Bu yapının daha fazla yürüyemeyeceğini dile getiren Erhürman, “Kendileri de yürümeyeceğinin farkındalar. Yürümediğini biliyorlar ama bitmiş olan yapıya bitti diyecek iradeye bile sahip değiller.” ifadelerine yer verdi.

Söz konusu yapıyı kimsenin ciddiye de almadığını savunan Erhürman, “Sağlığı, ekonomiyi, trafiği çökerttiler. Geçen her dakika hepimizin geleceğinden çalıyor. Geri döndürülemez zararlar veriyorlar.” dedi.

"Bu memlekette verilen varoluş mücadelesinin, içinde bulunulan durum için verilmediğine" dikkat çeken Erhürman, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın dört buçuk yıllık süresini de değerlendirerek, “Dört buçuk yıllık dönemde hiçbir resmi masa kurulmadı.” dedi.

Bu akşam sendikaların gerçekleştireceği eylemle ilgili de konuşan Erhürman, “Biz de orada olacağız. Bu zihniyet gidene kadar biraz daha eziyet çekeceğiz, çok da kalmadı diye düşünüyorum.” şeklinde konuştu.