Ekinci, Kahramanmaraş depremlerinin ardından ülkedeki okulların güvenliğini artırmaya yönelik başlatılan çalışmaları anlattı. Bu çalışmaların, depreme dayanıklı olmayan binaların tespit edilip güçlendirilmesi için kritik öneme sahip olduğunu vurgulayan Ekinci, aynı zamanda bu süreçte karşılaşılan finansal ve bürokratik engelleri de gündeme getirdi. Bu engellerin, sürecin hızını ve etkinliğini olumsuz etkilediğini ifade etti.

Başkan Ekinci, Kıbrıs'taki deprem tehlikesine de dikkat çekerek, yerel yönetimler ve ilgili kurumların deprem riskine karşı daha kapsamlı önlemler alması gerektiğini söyledi. Kıbrıs’taki mevcut yapı stokunun depreme dayanıklılığının artırılmasının önemine değindi.

“İNŞAAT MÜHENDİSLERİ ODASI ÜYELERİ YAKLAŞIK 850 BİNAYI İNCELEDİ VE BUNLARDAN 300’Ü OKUL…”

Akdeniz Karpaz Üniversitesi’nden Lefkoşa Türk Lisesi’ne Anlamlı Ziyaret Akdeniz Karpaz Üniversitesi’nden Lefkoşa Türk Lisesi’ne Anlamlı Ziyaret

Başkan Ekinci, Kahramanmaraş depremi sonrasında okulların depreme dayanıklılığı konusundaki hassasiyetin arttığını belirtti ve bu durumun hükümet üzerinde bir baskı oluşturduğunu ve hükümetin hızlıca çözüm arayışına girdiğini ifade etti. Ekinci, bu doğrultuda İnşaat Mühendisleri Odası Deprem Komitesi bünyesinde yapılan toplantılarda, özellikle okul binalarının depreme dayanıklılığını değerlendirecek bir yol haritası çizildiğini söyledi.

Başbakanlık bünyesinde oluşturulan ‘Deprem ve Doğal Afet Değerlendirme ve İzleme Komisyonu’nda İnşaat Mühendisleri Odası’nın süreci yönettiğini belirten Ekinci, ilk adım olarak mevcut bina stokunun hızla taranmasının önerildiğini aktardı. Hızlı tarama metodu ile, okullardan başlayarak hastaneler ve kamu binalarının risk sıralamasının yapıldığını, İnşaat Mühendisleri Odası üyelerinin, yaklaşık 850 binayı incelediğini ve bunlardan 300'ünün okul olduğunu belirtti.

Okulların durumunun daha detaylı incelenmesi için okullardan karot örnekleri alındığını ve laboratuvar testleri yapılarak mevcut malzeme kalitelerinin belirlendiğini sözlerine ekleyen Ekinci, Başbakanlığın talebi doğrultusunda 300 okuldan 127’sinde ileri tetkiklerin yapılması için projelendirme çalışmalarına başlandığını, çoğu okulun projesi olmamasından dolayı detaylı röleve çalışması yapıldığını, bu süreçlerin güçlendirme veya yeniden yapım kararlarını şekillendirdiğini söyledi.

Ekinci bürokratik sebepler nedeniyle sürecin oldukça yavaş ilerlediğini ve hükümetin okulların güçlendirilmesi için ayırdığı 200 milyon TL’lik bütçenin yetersiz olduğunu vurguladı. Okulların güvenli hale getirilmesi için daha fazla kaynak ve hız gerektiğini belirtti.

“İKİ YIL İÇİNDE SADECE 19 OKUL TAMAMLANABİLDİ”

‘Deprem ve Doğal Afet Değerlendirme ve İzleme Komisyonu’nda yapılan toplantılarda Okulların, depreme karşı dayanıklı hale getirilmesi için güçlendirilmesi veya yıkılıp yeniden yapılması kararlarının verildiğini kaydeden Ekinci, güçlendirme maliyetinin, yeniden yapım maliyetinin %40-50’sini aşması durumunda binanın yıkılarak yenisinin yapılmasına karar

verildiğini, yıkım kararı verilmeden önce binanın tarihi öneminin de değerlendirildiğini ifade etti.

Ekinci, 127 okuldan 82’sinin projelerinin tamamlandığını, 40 okulun ihalesinin yapıldığını ve 28 okulda yer tesliminin gerçekleştirildiğini belirtti. Ancak, tüm bu süreçlerin oldukça yavaş ilerlediğine dikkat çeken Ekinci, iki yıl içinde yalnızca 19 okulun tamamlanabildiğini vurguladı.

Başkan Ekinci, enflasyon nedeniyle inşaat sektöründe yaşanan mali sorunlara da değindi. Müteahhitlerle yaşanan anlaşmazlıkların projeleri olumsuz etkilediğini ve pek çok mühendisin kontrollük ve müşavirlik hizmet bedellerinin ödenmemesine rağmen işlerini özveri göstererek sürdürdüğünü belirtti. Bu koşulların, devletin okul binalarındaki güçlendirme çalışmalarını sekteye uğrattığını ifade etti.

Ekinci konuşmasını şöyle sürdürdü:

KTMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Abdullah Ekinci, projelerde yaşanan mali zorluklar ve ödeme sorunlarına dikkat çekerek, ödemelerin zamanında yapılmaması nedeniyle inşaat sektöründe ciddi sıkıntıların baş gösterdiğini belirtti. Ekinci, projelerin eski birim maliyetler üzerinden yapılmasına rağmen ödemelerin zamanında gerçekleşmediğini, müteahhitlerin ve mühendislerin ciddi finansal kayıplar yaşadığını ifade etti. Ödemelerin yapılmamasına rağmen mühendislerin kontrollük ve müşavirlik hizmetlerini özveri ile yürüttüğünü ancak bıçağın kemiğe dayandığını ve birçok mühendisin projeleri bırakma noktasına geldiğini belirtti.

Ayrıca, kamu sektöründe yaşanan bürokratik engellerin işlerin ilerlemesini yavaşlattığını da vurguladı. Bu sorunun çözülmesi amacıyla yapılan bir toplantıda Başbakanlık ve Milli Eğitim Bakanlığı yetkililerinin, sorunun kısa süre içinde çözüleceğini belirttiklerini aktaran Ekinci, ancak aradan geçen zamana rağmen henüz herhangi bir ödeme yapılmadığını ifade etti. Sadece geçmişte yapılan bir ödemenin olduğunu, ancak şu an için yeni bir ödeme yapılmasının söz konusu olmadığını belirtti. Bu durumun projelerin hızını ve etkinliğini ciddi şekilde olumsuz etkilediğini kaydetti.

“GÜÇLENDİRME ÇALIŞMALARI ÖZEL BİNALARDA DA YAPILMALI”

Başkan Ekinci, 2007 yılından beri uygulanan ve 2015’te yasallaştırılan deprem yönetmeliği doğrultusunda, eski binaların güncel koşullara göre değerlendirilmesi ve gerekli görülmesi durumunda güçlendirilmesi gerektiğini belirtti. Ancak, bu konuda zamanında gerekli adımların atılmadığını vurgulayan Ekinci, güçlendirme çalışmalarının yalnızca okullarla sınırlı kalmaması gerektiğini, aynı yaklaşımın kamu ve özel binalar için de uygulanması gerektiğini ifade etti.

Ekinci, depreme dayanıklı olmayan binaların güçlendirilmesinin, okullarda nasıl yapılıyorsa, diğer yapılarda da aynı şekilde gerçekleştirilebileceğini söyledi. Bu tür güçlendirme çalışmalarının hem kamu hem de özel sektörde yaygınlaştırılması gerektiğini vurgulayan Ekinci, deprem güvenliği için yapılması gerekenlerin başında bilimsel verilere dayalı analizlerin yer aldığını belirtti. Bu süreçte belediyelere önemli görevler düştüğünü ifade eden Ekinci, yerel yönetimlerin, binaların depreme dayanıklılığını artırmak için aktif bir şekilde çalışması gerektiğini söyledi.

Kıbrıs’ta çevreye duyarlı ve dayanıklı yapılar inşa etmek için devletin ve belediyelerin daha dikkatli olmaları gerektiğini ifade eden Ekinci, sürdürülebilir ve deprem güvenli yapılar için

yerli mühendislerin katkılarının büyük önem taşıdığını söyledi. Bu tür projelerin sadece yapısal güvenlik değil, aynı zamanda çevresel etkiler göz önünde bulundurularak tasarlanması gerektiğini de sözlerine ekledi.