Utanmak insanoğlunun doğasında olan bir duygudur.

Ama “utanmaz” diye de bir kelime vardır.

Çünkü ne yazık ki bazı insanlar utanmaları gereken durumlar karşısında bu duygularına kulak vermezler.

Utanmazlar…

Oysa biraz utanma olsa, daha doğrusu yaşasalar her şey çok daha güzel olacak.

Ülkemde son bir haftalık süreçte yaşananlardan ben bir insan olarak utandım.

Bir avuç insanın ortak ihtiyaç ve faydalarda buluşamaması anlaşılır bir durum değildir.

Bunun da ötesinde, olayların yaşanış biçimi kabul edilemez bir haldedir.

Kesilen elektrikler ve birbirlerini suçlayan taraflar.

Sonuç..?

Herkes mağdur.

Bu kadar mı duyarsız olduk..!

Ben bu ülkenin bir ferdi olarak ve hepsinden de ötesi bir insan olarak asla bunu kabul etmem.

Ve kimse de bana bunu kabul ettiremez.

Bir avuç insanın oturup konuşarak ortak sorunlarını çözemiyor olması, kimse kusura bakmasın ama utanılacak bir durumdur.

Ve bu utanç hepimizindir.

Kimseyi ayırmadan, hatta kendimi de katarak söylüyorum bunu.

Siyaset elbette önemlidir, değerlidir, gereklidir ve faydalıdır.

Ama doğru dürüst yapılırsa.

Her işte siyaset olmaz.

Yıllardır bu gerçekle yüzleşmemize rağmen ne yazık ki hala aynı vahim yanlışta ısrar ediyoruz.

Ve diğer yandan, hak arayışı hiçbir zaman toplumun ortak çıkarlarının önüne geçemez.

Bireysel ya da zümresel hak arayışı olmaz.

Olmamalı..!

Bir diğer yandan, siyaset her işte olmaz demiştik.

İşte o siyaset halka rağmen de olmaz.

Olursa işte böyle olur.

Uzun lafın kısası, ben utandım.

Umarım herkes de benim gibi gereken dersi almıştır.

Pazartesi “kaldığı yerden devam” diyenler var.

Yetmedi yani..?

Yetmeyecek de..

Hafta sonu herkes sakin kafayla bir düşünsün.

Ama herkes.

Biz ne yaptık geçen hafta diye bir kafamızda çevirelim.

Eminim ki Pazartesi çok şey farklı olacaktır.

Olmazsa…

İşte o zaman bize her şey müstehak…!