Takvim işliyor, seçim yaklaşıyor.
Bu seçimde de aday bolluğu yaşıyoruz.
Tek koltuk için şimdilik 10 aday var.
Yarın son gün, kesin rakam ortaya çıkacak.
Demek ki bizim ülkede her koltuğun meraklısı en az 10 kişi var.
Deneysel bir sonuç kadar kesin bir veri var elimizde.
Bu iyi mi yoksa kötü mü..?
Soruya tek kalemde cevap vermek bizi yanıltır.
Öncelikle neden – sonuç ilişkisine bakalım.
Adaylar neden aday oluyor..?
Adaylar kazandıktan sonra neler yapıyorlar..?
Sonuca bakarak adayların neden aday olduklarını kolaylıkla söyleyebiliriz.
Bu doğrudan sonuca varnak olur.
Çoğu zaman da yanıltıcı olur.
Çünkü, bir aday yola çıkış nedenini bazen yolda değişebilir.
Yani, varılan sonuç kimi zaman istenilen sonuç olmazken, kimi zaman da en başta istenenin yerine konulan bir başka sonuç olabiliyor.
İşte bu noktada adayın, yani yola çıkanın samimiyeti önem kazanıyor.
En başta niyetini gizleyerek bunu yolda belli eden de var.
Hiç aklında yokken yolda yaşadıklarıyla niyetini bozan da.
Bir de yola çıkış nedenini her şeye rağmen değiştirmeyenler var.
Ama ne yazık ki onlar azınlıkta.
Ve zaten yol bittikten sonra da bırakıyorlar.
Tekrar yola çıkmıyorlar.
Beziyorlar, pişman oluyorlar.
Bezdiriyoruz, pişman ediyoruz.
Sonrası malum..
Bugün içinde buluduğumuz durumun başlıca nedeni budur.
Bakalım bu kez farklı olacak mı..?