Bu ülkenin ilerlememesin esas nedeni ne ambargolardır ne de başka bir şey. Hani Ulusal Birlik Partisi için söylenen bir söz var ya, “UBP’nin en büyük düşmanı yine UBP” diye. Bu söz KKTC içinde aynen geçerlidir. Zaten UBP’de KKTC’nin en büyük partisi olduğuna göre durum nettir aslında.
Bakın size birkaç örnek verelim;
9 Aralık 2022’de Veteriner Dairesi, Çayönü köyünde Kuş Gribi vakasına rastlanıldığını ve canlıların ölümünün gerçekleştiğini açıkladı. Oysa ölen sadece 1 Horozdu.
Bu haber tüm haber kanallarında manşet oldu, ülke turizmi çok ciddi yara aldı. Aynı hastalık Güney’de de görülmesine karşın tek bir haber yapılmadı, yaptırılmadı, turizm sektörü yara almasın diye.
Başka bir örnek verelim, ne de olsa yüzlerce örnek var elimizde.
Yabancılara mal satış konusu öyle bir işlendi ki sanırsınız tüm KKTC yabancıların eline geçti. Türkiye ve dünya basınına öyle bir malzeme verdik ki uyuyan Rumlar bile uyandı ve KKTC’de yabancılara mal satışının önüne geçilmesi için radikal önlemler almak zorunda kaldılar.
Avukat Akan Kürşat ile başlayan sürecin nerede duracağını kimse kestiremiyor. Evet, önlem gerekliydi ama bunu kendi içimizde sessizce çözebilmeliydik. Tüm yatırımcıları kaçırdıktan ve Rumların eline malzeme verdikten sonra bir değeri yok artık.
“Yatırımcı Düşmanı KKTC”
Adamları “gelin bu ülkeye yatırım yapın” diye çağırıp, ondan sonrada sekreteri ile gazeteye fotoğraf koyup adamı dünya elaleme rezil eden dünya üzerindeki tek ülkeyiz.
Bizim kovalayarak elimizden kaçırdığımız yatırımcıya Güney Kıbrıs “onur nişanı” ve vatandaşlık verdi iyi mi?
“AKSA ve Onur Nişanı”
Hazır onur nişanından bahsetmişken geçenlerde gördüm, AKSA Enerji Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Cemil Kazancı, Özbekistan ile Türkiye arasında ekonomik iş birliğinin geliştirilmesine olan katkısı ve enerji yatırımlarıyla ülkeye verdiği destekten dolayı Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev tarafından Dostluk Nişanı’na layık görüldü.
Daha önce de Gana aynı nedenlerle Kazancı’ya Onur Nişanı vermişti. Şimdi kalkıp birisi bizde de aynı gerekçelerle Onur Nişanı verilsin dese adamı sosyal medyada linç ederler.
Oysa memleketin şu anda enerji ihtiyacının büyük bir kısmını AKSA karşılıyor. Bu soğuk kış günlerinde AKSA sayesinde evimizde sıcakta oturabiliyoruz.
Ha diyeceksiniz bedava mı? Elbette değil, ama yatırımcıyı ülkeye çekip yatırım yaptırmak ta kolay değil. Bedava peynir, sadece fare kapanında olur.
İşin özetine gelecek olursak dostlar, biz bu zihniyet ile bir adım öte gidemeyiz. “Ne Rumlar Ne Ambargolar Kıbrıs Türkü’nün kendisine verdiği zararı” kimse veremez dostlar…..