Ara seçimler artık geride kaldı. Ancak ara seçimlerin doğuracağı sonuçları çok daha uzun bir süre konuşacağız, öyle ki bu sonuçların gerisinden gelen bir tusunami olacak siyaset dünyamızda.
“Katılım neden düşük kaldı?”
KKTC seçim tarihinin en düşük katılımlı seçimlerini geride bıraktık. Vatandaş evinin dibindeki sandığa gitmek istemedi, gitmedi de. Oysa geçmişte de çok sıcak hatta çok soğuk günlerde seçimler olmuştu ve vatandaş gidip oyunu kullanmıştı.
Ama gene de şöyle bir sıralama yapabiliriz katılımın düşük olması nedeni ile?
BİR: Çok sıcaktı
İKİ: Heyecanı olmayan bir seçim dönemi yüzünden vatandaş sandıklara koşmadı.
ÜÇ: Seçim tarihi yanlış seçildi. Kurban bayramı tatili öncesi pek çok kişi zaten tatile çıktı.
DÖRT: Son bir yılda neredeyse 3 seçim geride bıraktık. Seçmen yoruldu.
BEŞ: “Ne değişecek” sorusunun yanıtını siyasetçiler veremedi.
Kırsal “UBP”, merkez “CTP” dedi.
Seçim sonuçlarına bakınca kırsalda UBP’nin hala daha çok güçlü olduğunu söyleyebiliriz. CTP merkezde ise gücünü korumaya devam ediyor.
Siyasi partilerin bu tabloyu iyi değerlendirmesi gerekiyor. CTP’nin iktidar olabilmesi Kırsal’dan geçiyor. UBP’nin de kan kaybını merkezlerde durdurması gerekiyor.
“UBP neden kaybetti?”
UBP gibi örgütlü bir parti bu seçimleri üstelik katılımın bu kadar düşük olduğu bir seçimde çok rahat kazanmalıydı. Ancak merkezdeki ihanetler UBP’yi bitirdi.
Belediye seçimlerinde kapatılmayan hesaplar ara seçimde de kendini gösterdi ve UBP bir kez daha Lefkoşa ve Girne’de kaybetti.
Sandık görevlisi ve sandık gözetmenin olduğu Kızılbaş’ta UBP’ye sandıktan sadece 2 oy çıktı. Nerede örgüt başkanı, nerede kadın kolları başkanı, nerede o bölgede oturan Belediye Meclis Üyesi, nerede o bölgede kalan UBP’li bürokratlar, nerede UBP’li üyeler?
Bunun hesabının sorulmadığı bir UBP’de daha çok ihanetler olur, daha çok seçimler kaybedilir.
Gönyelili de daha 5 ay önce yüzde 66 alan UBP, ara seçimlerde yüzde 15’i göremedi.
UBP seçmeni neden sandığa gitmedi, neden adayına sahip çıkmadı. Hangi Bakanlar ve vekiller UBP için çalışmadı?
Bu soruların hepsinin cevabını UBP’liler çok iyi biliyorlar.
UBP Genel Başkanı ve Başbakan Ünal Üstel ile seçimden 24 saat önce berberdik canlı yayında. Yayında söyledim, ara seçimde Ali Başman değil sanki de Ünal Üstel yarıştı.
Ünal Beyinde bir hesap kitap yapması gerekiyor. Kabinesine, MYK’sına ve yakın çalışma ekibine yeniden bir çeki düzen vermesi gerekiyor. Bu ekip ile gideceği yol ancak “bu kadar oluyormuş” demek ki.
Bana göre Ünal Üstel ne yapması gerekiyorsa son ana kadar yaptı. Ancak seçim tarihi, kabinede gerekli değişlikler, ortakları ile yaşadığı sorunlar, ekonomik kriz ve de yanlış bir döneme denk gelen istihdamlar seçim sonuçlarına olumsuz olarak yansıdı.
“UBP kampanyası yanlıştı”
UBP kampanyası da bana göre yanlıştı. CTP’nin kampanyası daha başarılıydı. “ötekileştirme” üzerine kurullu kampanya ile CTP başarı elde ederken UBP merkezdeki “milliyetçi oyları” toplayamadı. Bunun da değerlendirilmesi gerekiyor.
Sonuçta;
Bir vekil daha kazanan CTP bir hava yakaladı ama ülkede siyasetçiye ve siyaset kurumuna duyulan güven sınıfta kaldı. UBP, kırsalda gücünü korusa da merkezdeki sorunu çözmediği sürece sorun yaşamaya devam edecek.
YDP ve DP’de alınan oylar yüzleri güldürmese de şimdilik parti içini karıştırmaya yetmeyeceğinden onlar için bu seçim dün itibari ile tamamlandı.
Tufan Hoca rahat bir nefes aldı, bir müddet bununla idare edecektir, Başbakan Üstel için bundan sonra atacağı adımlar çok daha önemli. Hem kendisi adına hem partisi adına.