Merhaba Kıbrıs Türk takipçileri ve okuyucuları sizlerle ikinci yazımda bir araya geliyoruz. Bu yazımda birazcık sitem dolu bir yazı yazacağım. İfade özgürlüğünün her bir bireyde olduğu gibi benimde kendimi ifade etme özgürlüğüm olduğuna inanıyorum.

Konumuza gelirsek; Geçtiğimiz günlerde Kıbrıs Türk sosyal medya sayfasında paylaşılmış olan bir haberin altında çoğu yorumları görünce inanın çok üzüldüm. "1974 – AYŞE TATİLE ÇIKTI" film haberinin altında yazılan yorumlarda, Türkiye Cumhuriyeti için işgalci, elinizi çekin, bizi bağımsız bırakın en hafifi bu yorumlar yazılmış. Bu yorumların bazıları ise daha ağır bir şekilde takipçiler tarafından klavyeden yazılara dökülmüş. Türkiye Cumhuriyeti devleti bu yazılan yorumlarda belirtilen ağır ithamların hiç birini hak etmiyor.

 

Bununla birlikte bağımsız bir devlet olarak birleştirilmesini öneren Annan Planına Türkiye ve K.K.T.C sadık kalarak referandum yapılmasını onaylamış ama Türk tarafından % 64,91 oranında kabul gördüğü hâlde Rum oylarının % 75,38'i red şeklinde olduğundan hayata geçirilmediğini hepimiz biliyoruz sanırım.

 

Şimdi diyeceğim şu evet barış olsun, kardeşlik olsun, dostluk olsun, ikili ilişkiler güzel olsun Kıbrıs Adasında. Ama olmuyor sevgili dostlar. Türkler olarak ne kadar atsak karşı taraf bunu kabul etmiyor. İstenmiyoruz, İstenmiyorsunuz bu gerçeği lütfen aklınızın bir köşesinde tutun. Daha yeni geçtiğimiz günlerde Yunanistan Bağımsızlık Günü'nde resmi kortej yapan Yunan ordusu, "Kıbrıs Yunan'dır" sloganı atmadı mı ?  Türklere hakaret etmedi mi?  Yine çok yeni Güney Kıbrıs'ta Türk düşmanı yeni bir örgüt kurulmadı mı? "Devrimci Özgürlük Savaşçıları" adıyla kurulan bu örgüt amacının Kıbrıs'ı Türklerden arındırmak ve intikam almak olduğunu afişlerle doldurmadı mı?

 

Evet genç nesil birleşmek istiyor ve Avrupa’nın bir parçası olmak istiyor. Belki iyi niyetleriyle kardeşçe yaşamak birlikte olmak istiyor. Ama emin olun bunu karşı taraf kesinlikle kesinlikle istemiyor.